Hükûmet son dönemlerde döviz kuru dalgalanması, ekonomik kriz, daralma ya da sektörel kriz gibi gerekçe ve bahanelerle işten çıkarmaların önüne geçmek için iş yerindeki faaliyetini durduran ya da ara vermek zorunda kalan işverenleri rahatlatmak için sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlanmasını amaçlayan kısa çalışma uygulamasını kolaylaştırdı.
Başvuru sayısı 400’ü bile bulmadı
Üretim sektörünü ve işverenleri rahatlatmak amacıyla kısa çalışma uygulamalarında yapılan değişiklikle birlikte genel ekonomik, sektörel, bölgesel kriz veya zorlayıcı sebeplerle iş yerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik şartı aranmaksızın iş yerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az 4 hafta süreyle durdurulması hâllerinde, iş yerinde 3 ayı aşmamak üzere (Cumhurbaşkanı kararı ile 6 aya kadar uzatılabilir) sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlanarak iş yerlerinin rahat bir nefes alması sağlandı.
Bunun için işverenlerin İŞKUR’a talepte bulunmaları gerekmektedir. İşverenin kısa çalışma talebinin uygunluğu ise iş müfettişleri tarafından yapılan uygunluk tespiti ile gerçekleştirilmektedir.
Bu uygulama 2018 yılında başlamasına rağmen henüz başvuru sayısı 300 ila 350 sınırında yer almaktadır.
İşverenler için önemli bir maliyet azaltıcı nitelikte olan kısa çalışma başvuru sayısı binlerce öngörülerken sadece 300-350 başvurunun yapılması şaşkınlık oluşturdu.
Bu durum ekonomik daralma, kriz veya her ne ad altında tabir edilirse edilsin “ekonomide öngörülen senaryolar yoksa abartılı mı?”